Crespi etkisi; pekiştirenin artması halinde performansın artmasını ifade eder. Yapılan işe bağlı olarak iş yapma miktarında ve süresinde değişiklikler ortaya çıkmaktadır. Hull’un bulduğu bu ilkeye göre pekiştirenin güçlü olması halinde, davranışın yapılması daha kolay olur. Buna göre bir organizma belirli davranışı gerçekleştiriyorsa, buna etki edecek belirli çevresel koşullar bulunur.
Crespi etkisi 1942 yılında Amerikalı psikolog LeoC. Crespi tarafından doğruluğu onaylanmış bir ilkedir. Bir labirente alınan farelere verilen görevlerde ödüllerin büyüklüğü arttıkça, farelerin daha hızlı çalıştığı tespit edilmiştir. Ödüller büyükten küçüğe alındığında ise farelerin hareketlerinde yavaşlıklar görülmüştür. Bu durum ödül büyüklüğünün öğrenmenin hızında da etkisi olduğunu kanıtlar.
Öte yandan crespi ilkesi içinde ceza uygulamasının da büyük bir öneme sahip olduğunu belirtmek gerekir. Örnek olarak bir öğrencinin ödevlerini sürekli olarak yapması halinde öğretmeninden aldığı aferin performansında yükselmeler yaratırken, öğretmenin bir süre sonra aferin demeyi bırakması öğrencinin performansında düşüşler ortaya çıkarır. Öğretmen aynı zamanda hem aferin deyip, hem de bunu yüksek notlarla karşılarsa bu durumda öğrencinin performansında pozitif olarak bir gelişme yaşanmış olacaktır.
Bir ayırt edici durumda davranışta artma veya azalma meydana gelebilir. Örneğin 5 bin TL maaş alan birinin, maaşı 4 bin TL’ye düşürüldüğü takdirde performansında düşüşler söz konusu olur. Aynı şekilde bu kişinin maaşının 6 bin TL olması performansında artışların görülmesine neden olacaktır.
Ayırt Edici Uyarıcılar
Bu uyarıcılar davranışın yapılmasına zemin hazırlar. Olumlu pekiştireçorganizmanin belirli bir davranışı yaptığında gelme ihtimali fazladır. Organizma belirli bir uyarıcının varlığı sayesinde bir davranışı yapmayı öğrenebilir. Olumsuz pekiştiriciler ise zaten ortamda bulunur. Bu davranışın yapılması halinde itici, olumsuz uyarıcı ortamdan kalkmış olur. Ceza ayırt edici uyarıcı ise aynı şekilde ortamdadır. Organizma belirli bir davranışı yaparsa bu cezayla karşı karşıya kalabilir.
Olumlu Pekiştireç: Organizmanın bir davranışı yapma sonucunda ortama yeni bir uyarıcı dahil olur. Bu uyarıcı ilerleyen zamanlar içinde o davranışı yapma sıklığını arttırırsa olumlu pekiştireç adını alır.
Olumsuz Pekiştireç: Organizmanın yapmış olduğu bir davranışla birlikte ortamdaki uyarıcının etkisi ortadan kalkar veya azalır. Bu uyarıcının tamamen ortadan kalkmasıyla belirli davranışın yapma sıklığı artarsa buna ise olumsuz pekiştireç adı verilmektedir.
Uyarıcılar
Crespi ilkesine göre uyarıcılar her daim ortamda bulunur. Ve uyarıcılar tarafından bir tepkinin ortaya çıkması söz konusu bir hale gelir. Yani bir refleksin başlatılmasında uyarıcıların katkısı vardır. Örnek olarak ışığın azalması gözbebeklerinin küçülmesine neden olur. Tepkisel uyarıcı, nötr uyarıcı gibi çeşitli farklı türleri vardır. Davranışı kontrol etmeyen uyarıcı tipine nötr uyarıcı adı verilirken, uyarıcının açığa çıkarmış olduğu tepki türüne ise tepkisel uyarıcı adı verilir.
Ceza
Organizmanın istenmeyen herhangi bir davranışı yapması sonucunda itici bir uyarıcıya maruz kalmasını ifade eder. Bu durumda organizma olumlu bir pekiştireçten yoksun kalmış olacaktır. Ceza için uyarıcının her daim ortamda bulundurulması gerekir. Eğer herhangi bir istenmeyen davranış cezalandırılıyorsa, bu cezanın her seferinde uygulanması gerekir.
Kaçma ve Kaçınma
Crespiilkesine göre itici bir uyarıcıyla karşı karşıya kalan organizmanın bundan kurtulmak için farklı çıkış yolları aramasına denir. Genel olarak bu davranışı kaçınma izler. Organizma itici uyarıcılara maruz kalmadan önce itici uyarıcıyı geciktirmek için çeşitli önlemler alır. Organizma tarafından alınan bu önlemlere ise kaçınma adı verilmektedir.
Organizmanın Davranışı Yapmasına Engel Olma
Bir organizmanın belirli davranışı yapmasına engel olmak için farklı yollar vardır. Ceza, doygunluk, organizmanın o davranışın sonucunda elde edeceği amacı başka bir davranış üzerinden elde etmesini sağlama davranışı engelleme yolları arasında bulunur.
Tepkisel Davranışlar
Tepkisel davranışlar genel olarak refleks tepkilerden meydana gelmektedir. Bunlar organizma tarafından içgüdüsel olarak yapılan hareketler arasında bulunur. Yani doğuştan gelen hareketlere tepkisel davranışlar adı verilmektedir. Koşulsuz uyarıcı tipi, bir tepkiyi herhangi bir koşula bağlı kalmadan ortaya çıkartabilmeyi ifade eder. Bunun sonucunda açığa çıkan tepkiye ise koşullu tepki denir. Koşullu uyarıcı ise başlangıçta nötr durumda olan ancak koşulsuz bir uyarıcının bulunmasıyla birlikte koşulsuz tepkinin ortaya çıkmasını sağlayan uyarıcılardır. Bunlara ise koşullu uyarıcı denir.
Koşullamanın Çeşitli Özellikleri
Bir organizmanın tepkisel koşullama sırasında kullanılması mümkündür. Organizmalar uyarıcılar arasında bulunan zamanı ayırt etmeyi kavrayabilir. Her türlü uyarıcı aynı zamanda koşullu uyarıcı olarak kullanılabilmektedir. Koşulsuz veya koşullu uyarıcıların zaman bakımından birbirine yakın olması oldukça önemli durumlardan biridir. Bu ikisinin arasında var olan zaman arttığı takdirde, koşullu uyarıcı etkisini kaybedebilir. Ayrıca koşullu uyarıcının şiddeti, doğrudan koşullanmaya etki edecek durumlardan biridir. İtici uyarıcılar tercih edilecekse bunların şiddeti oldukça önemli konular arasında bulunur. Zira refleksler vücutta çok çabuk bir şekilde ortaya çıkarken, vücudun her alanında gözlemlenebilmektedir. Yani koşulsuz uyarıcılar organizmada birden fazla tepkinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu üstün bir reflekstir. Bir uyarıcının birden fazla tepkiyi çıkarmasına üstün refleks adı verilir.
Önerilen Yazı: https://www.bilisimhocasi.com/crespi-etkisi-nedir